Sertaç Eş: Seçimden sonraki dört yıl...

 
Sertaç Eş: Seçimden sonraki dört yıl... Sertaç Eş: Seçimden sonraki dört yıl...

Partilerin aday çalışmaları son aşamaya gelmiş durumda. Muhalefetin en büyüğünden en küçüğüne hepsi genel hatlarıyla kararlarını verip adaylarını tercih ettiler. Son seçimlerden başarıyla çıktılar. . Anayasa değişikliği, hemen yaz aylarında bir referandum ve gelsin kafalardaki “yeni Türkiye”. Bir ittifaka karşı, zaman zaman kendilerine de muhalefet ederek yarışacaklar. Onun dışında yenilgi üzerine yenilgi. Kazanmak zafer, kaybetmek siyasette hüsran olarak algılanıyor. İktidar, “Bir aşamayı daha geçmek için bir engeli daha kaldırdık” anlayışıyla harekete geçecektir. Yalnızca oluşacak sonuçlar belli değil. Bütün temenniler dağınıklığın sandığa yansımaması yönünde. Kararlar verildi, sorumluluklar yüklenildi. Yerel seçimlerde başarısızlık olsa da genel seçim sonuçlarıyla bir süre daha idare edecek durumdalar. Bu aşamadan sonra siyasi muhalif yapıların, kadroların ve liderlerin durumları muhalif kitleden birçok kişinin de umurunda olmayabilir artık. Ancak kendileri açısından büyük bir hüsran gelişirse, kalan iktidar süresini tamamlamakta zorlanır, kafalardaki planlarını unutabilirler. İşbirliği konusunda neyin olacağı veya neyin olmayacağı da netleşmiş durumda. Kendi siyasi geleceklerini, partinin değerleri ve misyonuyla bütünleştirememiş yöneticilerin verdikleri karar da doğaldır ki kişisel oluyor. Sonra seçimsiz bir dört yıl. Kafalardaki planlar. Dağınıklar. Ya yansırsa? İşte bu noktada kafalardaki planları düşünebiliriz. 31 Mart’ta yapılacak seçimlere iki aydan az bir süre kaldı. CHP, İYİ Parti, Gelecek Partisi, DEVA Partisi, Demokrat Parti, Saadet Partisi, Memleket Partisi ve yoğun olarak Kürt yurttaşların oy verdiği DEM Parti. Kalanların belirlenme anlayışı da kamoyunca artık öğrenilmiş durumda. . . Çünkü ittifak iktidarına karşı dağınık muhalefet yarışa giriyor. Bu noktada kapıyı aralık bırakıp muhalefete bakalım. . Genel seçimlerde muhalefet adayına oy veren yüzde 48’lik kitlenin öncelikleri, bir noktada toparlanıp toparlanmayacakları ise belirsiz. 21 yıldır ülkeyi, AKP ve daha sonra oluşan Cumhur İttifakı yönetiyor. Birçok aday açıklandı, son kalanların da önümüzdeki hafta açıklanması gerekiyor. İktidar, kendince bir “zafer” üretebilirse muhalefetin yaşayacağı acılara kesinlikle kayıtsız kalacaktır. 21 yılda iktidara karşı yalnızca bir kere, 2019’da kazanılmış bir başarı var. Olası başarı ya da başarısızlığa giden yolun taşları şu an döşenmiş durumda. Muhalif siyasi yapı ve kadroların çalışmalarında şu ana kadar büyük bir umut üretilmekte zorlanıldı. Hâlâ hiçbir sorun yokmuş gibi davranmaya devam edecek miyiz?",. Bu genelleme ve bilgiler bile muhalif partiler, yöneticileri ve liderleri için alarm zillerinin çalmasına neden oluyor bizce. Parti yöneticilerinin bu dönemlerde ziyaretçisi çok olur, kafaları da karışık.

Sertaç Eş: Seçimden sonraki dört yıl...

Ancak kendileri açısından büyük bir hüsran gelişirse, kalan iktidar süresini tamamlamakta zorlanır, kafalardaki planlarını unutabilirler. Son seçimlerden başarıyla çıktılar. Kazanmak zafer, kaybetmek siyasette hüsran olarak algılanıyor. Genel seçimlerde muhalefet adayına oy veren yüzde 48’lik kitlenin öncelikleri, bir noktada toparlanıp toparlanmayacakları ise belirsiz. Kendi siyasi geleceklerini, partinin değerleri ve misyonuyla bütünleştirememiş yöneticilerin verdikleri karar da doğaldır ki kişisel oluyor. Bu genelleme ve bilgiler bile muhalif partiler, yöneticileri ve liderleri için alarm zillerinin çalmasına neden oluyor bizce. Hâlâ hiçbir sorun yokmuş gibi davranmaya devam edecek miyiz?",. CHP, İYİ Parti, Gelecek Partisi, DEVA Partisi, Demokrat Parti, Saadet Partisi, Memleket Partisi ve yoğun olarak Kürt yurttaşların oy verdiği DEM Parti. . Yalnızca oluşacak sonuçlar belli değil. İktidar, “Bir aşamayı daha geçmek için bir engeli daha kaldırdık” anlayışıyla harekete geçecektir. 21 yıldır ülkeyi, AKP ve daha sonra oluşan Cumhur İttifakı yönetiyor. Olası başarı ya da başarısızlığa giden yolun taşları şu an döşenmiş durumda. . Partilerin aday çalışmaları son aşamaya gelmiş durumda. Onun dışında yenilgi üzerine yenilgi. 31 Mart’ta yapılacak seçimlere iki aydan az bir süre kaldı. 21 yılda iktidara karşı yalnızca bir kere, 2019’da kazanılmış bir başarı var. Bir ittifaka karşı, zaman zaman kendilerine de muhalefet ederek yarışacaklar. Sonra seçimsiz bir dört yıl. Parti yöneticilerinin bu dönemlerde ziyaretçisi çok olur, kafaları da karışık. Muhalefetin en büyüğünden en küçüğüne hepsi genel hatlarıyla kararlarını verip adaylarını tercih ettiler. İşbirliği konusunda neyin olacağı veya neyin olmayacağı da netleşmiş durumda. Bütün temenniler dağınıklığın sandığa yansımaması yönünde. Birçok aday açıklandı, son kalanların da önümüzdeki hafta açıklanması gerekiyor. Yerel seçimlerde başarısızlık olsa da genel seçim sonuçlarıyla bir süre daha idare edecek durumdalar. İktidar, kendince bir “zafer” üretebilirse muhalefetin yaşayacağı acılara kesinlikle kayıtsız kalacaktır. Kararlar verildi, sorumluluklar yüklenildi. Kalanların belirlenme anlayışı da kamoyunca artık öğrenilmiş durumda. Çünkü ittifak iktidarına karşı dağınık muhalefet yarışa giriyor. Bu noktada kapıyı aralık bırakıp muhalefete bakalım. Dağınıklar. Kafalardaki planlar. Muhalif siyasi yapı ve kadroların çalışmalarında şu ana kadar büyük bir umut üretilmekte zorlanıldı. . . Ya yansırsa? İşte bu noktada kafalardaki planları düşünebiliriz. Bu aşamadan sonra siyasi muhalif yapıların, kadroların ve liderlerin durumları muhalif kitleden birçok kişinin de umurunda olmayabilir artık. Anayasa değişikliği, hemen yaz aylarında bir referandum ve gelsin kafalardaki “yeni Türkiye”.